Showing posts with label kilo vermek. Show all posts
Showing posts with label kilo vermek. Show all posts

Friday, July 6, 2012

Kilo vermenin altın kuralları. Dr Mehmet Öz'den tavsiyeler

Kalp cerrahı Prof. Dr. Mehmet Öz, kilo vermek için yapılacak ilk işin sabah kalkar kalkmaz hareket etmek olduğunu belirterek, “Sabah kahvaltısı yapmayanlar, hiçbir zaman uzun süreli ve etkili kilo veremezler. Sabahları az da olsa yenmeli” dedi.

Success: Television actress and host Sara Rue got into a bikini for the first time to show off her amazing 50lb weight loss
Levent'te bir kliniğin açılışına katılan Prof. Dr. Öz, basın mensuplarının sorularını cevapladı. Öz, perhiz yapanların ve kilosunu korumak isteyenlerin yapması gerekenlerin başında hareket etmenin geldiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:

“Eğer kilo kaybetmek isteniyorsa ilk yapılacak iş, sabah kalkar kalkmaz hareket etmek. Bu hareket, çok basit esneme hareketleri bile olabilir. Böylece kalori yakımı hızlandırılır. Sabah kahvaltısı yapmayanlar, hiçbir zaman uzun süreli ve etkili kilo veremezler. Sabahları az da olsa yenmeli. Bu, yulaf ezmesi olabilir. Yoğurdun içine bal döküp yiyebilirsiniz. Yumurta çok güzel, çünkü protein miktarı çok yüksektir. Bunlardan birini seçip her sabah yiyin.”

YEMEKTE 3 SAAT SINIRI

Uzun süre aç kalınmaması ve her 3 saatte bir atıştırılması gerektiğini belirten Öz, fındık, fıstık veya sebze, meyve gibi sağlıklı ve doğal besinlerin tercih edilmesinin önemli olduğunu dile getirdi.

Öz, uyumadan 3 saat önce hiçbir şey yenmemesi gerektiğini vurgulayarak, böylece daha rahat uyunabileceğini ve kilo almaktan korunulabileceğini söyledi.
İşlenmemiş doğal besinlerin tüketilmesinin yararına işaret eden Öz, “Beyin kalori istemiyor, besin istiyor. Yediğiniz yemeklerdeki besin miktarı düşükse o zaman beyin sizi zorlayacak ve daha fazla yemek yedirtecek. Onun için besin değeri ne kadar yüksek yemekler yerseniz o kadar rahatlıkla perhiz yaparsınız” diye konuştu.



"KARBONHİDRATA DİKKAT EDİN"

ABD'de, geçen hafta sonucu açıklanan bir çalışmada, “sıfır karbonhidrat”, “orta derecede karbonhidrat” ve “yüksek karbonhidrat” olmak üzere üç büyük perhiz tipinin karşılaştırıldığını belirten Prof. Dr. Öz, buna göre en az karbonhidrat tüketenlerin en fazla kiloyu kaybettiğini, ancak uzun vadede düşük kiloda kalmak isteyenlerin orta derecede karbonhidrat tüketmeleri gerektiğini aktardı.

Öz, “Aslında proteini yüksek perhizleri, ben destekliyorum, çünkü proteini yüksekse yağ ve karbonhidratı düşük” diyerek, şöyle devam etti:
“Maalesef Türk toplumunun yediği karbonhidrat çeşitleri pek mantıklı değil. Bunların yerine yüksek lifli besinler, mesela yulaf ezmesi, tam tahıllı ekmekler, sebzeler ve meyvelerin büyük kısmı tercih edilmeli. Örneğin karpuz yaz için çok iyi bir meyve, hem suyu var, hem de vücut şişkinliğini indirir.”
Yaz tatilinde her şey dahil sistemde yemeklerin fazla kaçırılabileceğine dikkati çeken Öz, insanların tatillerinde hem her istediğini yapmak, hem de kilo almamak çabasında olduklarını söyledi.

SADECE SPOR YETMEZ

Öz, tatilde insanlara bol bol spor yapmaları önerisinde bulunarak, “Kilo kaybetmek, sadece sporla yapılamaz. Yemek miktarını da azaltmak gerekiyor. Başlangıçta perhiz daha mühim ama kilo verdikten sonra düşük kiloda kalmak için spor  yapmak daha önemli” şeklinde konuştu.
Tatilde daha önce yemediği ve tatmadığı yeni yemekleri seçtiğini, bunları daha sonra yeni usullerle hazırladığını ve böylece tat hücrelerini bu şekilde uyandırdığını anlatan Öz, herkese bunu yapmayı tavsiye etti.

Öz, baklavayı çok sevdiğini ama sağlıklı olmadığı için az tükettiğini dile getirerek, sağlıklı yeni bir çeşit yemek bulduğunda ve bu yemeği sevdiğinde onu sofrasına dahil ettiğini ifade etti.

Türk insanının “ağır yemeği” tercih ettiğini belirten Öz, “Bana bir iskender kebabı verirseniz mutluluk içinde yerim ama sonra kendimi mutlu hissetmem. Ağır yemekleri çok seviyoruz ama yemekten sonraki hissi beğenmiyoruz. Ben hep bunu düşünüyorum, siz de bunu düşünürseniz biraz daha az yersiniz” diye konuştu.
Öz, içinde sebze olan zeytinyağlı yemekler, meyve ve sebzeler yendikten sonra insanların kendilerini daha iyi hissedeceğini söyledi.


GÖBEKTEKİ YAĞ TABAKASI ERKEKLİK HORMONUNU AZALTIYOR

Prof. Dr. Öz, İngiltere ve Kuzey Amerika ülkelerinde yapılan iki araştırmaya göre, cinsel sağlığı yüksek olan toplumların ömürlerin daha uzun olduğunun ve bu insanların yaygın olarak haftada bir kez cinsel ilişkide bulunduğunun ortaya çıktığını aktararak, “Haftada 1 kereden 2'ye çıkarırsanız ortalama ömrünüz 3 yıl uzar, 2'den 4-5'e çıkarsanız büyük ihtimal daha da artar” dedi.

Bel çevresinin normal ölçülerde olmasının cinsel performansla yakından ilişkili olduğuna dikkati çeken Öz, şunları kaydetti:
“Kişinin bel çevresi ölçüsü, hiçbir zaman boy uzunluğunun yarısını geçmemeli. Bel çevresini doğru ölçmek için mezurayı kalça kemiğinin üzerine koyun ve göbek deliğinizin tam altında geçirin. Kadınlarda 80, erkeklerde ise 90 santimetreyi geçmemesi gerekiyor. Göbekteki yağ tabakası, erkeklik hormonunu azaltıyor. Beldeki yağların yan etkisi çok büyük ve cinsel sağlığı bozar. Göbekli insanların vücudunda, testosteron, yani cinsel hayatı destekleyen hormon miktarı düşüktür. Böyle olunca da cinsel sağlık yerinde olamaz.”

Wednesday, May 30, 2012

‘Zayıflasan da bendeki imajın şişman’

İngiltere’de gerçekleştirilen bir araştırmada diyet yaparak zayıflayan kişilerin arkadaşlarının hafızasında hep “şişman” kaldığı ortaya çıktı.

 

İngiltere’deki Manchester Üniversitesi, Manoa’daki Hawaii Üniversitesi ve Melbourne’deki Monash Üniversitesi’nin ortaklaşa düzenlediği araştırmanın sonuçları özellikle yaz diyetine girenleri ilgilendiriyor.
273 denek üzerinde yapılan çalışmada diyet yaparak zayıflayan kişilerin arkadaşlarının ve aile fertlerinin hafızasında her zaman “şişman” olarak kaldığı ortaya çıktı.
Çalışmada deneklere 31 yaşında olan 5 kadının fotoğrafı gösterildi. Deneklerden bu kadınları “çekicilik” bakımından derecelendirmeleri istendi.
 Hayatı boyunca zayıf olan kadın denekler tarafından “en çekici” ilan edilirken diyet yaparak zayıflayan kadın ise “çekici değil” olarak değerlendirildi.
 

Thursday, May 24, 2012

Yoğurt ve böğürtlenle formda kalıyorlar.

Hollywood'un güzelleri formda kalmak için doğal yolları tercih ediyor. Ünlü isimler hepimizin mutfaklarında bulunan gıdalarla formda kalıyor

Hollywood yıldızları formda kalmak için doğal gıdalar tercih ediyor. Günlük su tüketimlerine ve egzersizlerine dikkat eden yıldızlar, bir yandan mutfaklarımızdaki küçük mucizeler sayesinde fiziklerini koruyor. 

1.Miranda Kerr, günlük şeker ihtiyacını karşılamak ve karın bölgesindeki yağlarından kurtulmak için siyah çikolata yiyor. 
Bedhead hottie Miranda Kerr makes ripped-up rags and busted-up plimsoles look uber stylish!
2.Chloe Sevigny, su ve lif bakımından zengin greyfurt sayesinde düzenli olarak kilo veriyor.
Chloe Sevigny
3.Padma Lakshmi, karın bölgesindeki yağlardan kurtulmak için bol bol yoğurt yiyor.
4.Maria Menounos, kandaki ani şeker yükselmesini engellemek için gün içinde sık sık böğürtlen tüketiyor. Böylece çok fazla tatlı da yemiyor.
In sync: Maria Menounos locked eyes intensely with Dancing With the Stars partner Derek Hough while filming Extra at The Grove mall

Tuesday, May 22, 2012

İnsülin direncini kırmadan zayıflanmaz.

Diyabete sebep olan, kalp hastalıkları açısından ciddi riski yaratan insülin direnci, fazla kilonun da önemli bir nedeni. Öyle ki bu direnç kırılmadan kilo vermek neredeyse imkansız.

Just As Beautiful gelen Modeli
İnsülin pankreastan salgılanan, şeker metabolizmasını düzenleyen bir hormon. İnsülin bu düzenlemeyi yaparken insülin reseptörü adı verilen bir yapıya bağlanıyor ve aktive oluyor. Bu reseptör çeşitli nedenlerle insülinin bağlanmasına izin vermezse insülin kanda yeterli miktarda olduğu halde görev yapmıyormuş izlenimi veriyor.
Şekeri hücre içine sokarak yakılmasını sağlamak, karaciğer de şeker üretimini engellemek,
kas ve yağ dokusunda şeker depolanmasını sağlamak, insülinin belli başlı görevleri. Bu görevlerin hepsinin amacı ise kan şekerini düşük tutmak. İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Soner Dileklen insülinin reseptöre bağlanmada problem yaşaması durumunda oluşan insülin direncini şöyle anlatıyor:
“insülinin reseptöre bağlanmada problem yaşarsa yukarıdaki etkilerin hiçbiri gerçekleşmediği için şekeri sınırda tutabilmek için insülin gittikçe artma eğilimi gösterir. Bu durumda şeker normal gittiği halde kan insülin seviyeleri gittikçe artar. Ta ki insülin pankreas üzerindeki hücrelerde hasar verinceye dek. Pankreasın zarar görmesi sonucunda şeker kanda yavaş yavaş yükselmeye başlar ve sonunda şeker ciddi boyutlara ulaşır. Bu durumda da şeker hastalığı oluşur. İnsülinin yüksek seyretmesi 2 farklı olaya daha neden olur: Bunlardan birincisi; insülin iştah artırıcı bir hormondur, yedikçe insanın yiyesi gelir. İkincisi de insülin yağ depolanmasına yardımcı olur. Bu 2 özellik de kilo almayı artırıcı ve vermeyi zorlaştırıcı etkenlerdir. Bu nedenle insülin direnci kırılmadan kilo vermek mümkün olamamaktadır.”
İnsülin direnci diyabetin yanı sıra kalp hastalıklarına da neden oluyor. Bu hastalıkların bir arada bulunması ise metabolik sendrom olarak adlandırılıyor. Dr. Dileklen, metabolik sendromda ortaya çıkan tabloyu şöyle özetliyor:
1. İnsülin direnci,
2. Kan insülin yüksekliği,
3. Şişmanlık,
4. Hipertansiyon,
5. Kolesterol yüksekliği,
6. Koroner damarlarda tıkanıklık gibi çok ciddi problemler birlikte bulunmaktadır.
Dünyada birçok merkezin metabolik sendrom ve oluşturduğu etkiler üzerine çalışma yaptığını, bu konudaki araştırma sonuçları yayınlandıkça hastalığın öneminin daha iyi anlaşılacağını söyleyen  Dileklen, Türkiye’deki metabolik sendrom oranının yüzde 33 olduğunu söyledi:
HASTALIĞIN FARKINDA DEĞİLİZ
“Ülkemizde de bu konu ile ilgili Metsar adı altında bir çalışma sonuçlanmıştır. Bu çalışmada 4000 kişi üzerinde araştırma yapılmış ve metabolik sendrom oranı yüzde 33 olarak saptanmıştır. Bu çalışmalarda asıl önemli olan nokta metabolik sendrom hastalığı olanların birçoğunun hastalığının farkında olmamasıdır. Bu çalışmadaki ilginç verilerden bazıları şöyledir:
1. Türk toplumunun yüzde 31.3’ ü sigara kullanmaktadır.
2. Toplumdaki 20 yaş üstü kişilerden yüzde 27.6’ sının şekeri yüksek olmasına rağmen kişiler farkında değildir. Bu kişiler direk olarak diyabet riski altındalar ve bunların insülin direnci tedavisi almaları gereklidir.
3. Türk kadınlarının yüzde 54.8’ i şişman olduğu için kalp krizi geçirme ve diyabet hastası olma riski yüksektir.”

VAKİT KAYBETMEDEN ÖNLEM ALINMALI
İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Soner Dileklen çalışmayı, “Bu sonuçlar bize hastalığın ne derece önemli ve ilerleyici olduğunu göstermektedir. Ülkemizde insülin direnci ve buna bağlı olarak şişmanlık, şeker hastalığı ve kalp krizi gün geçtikçe artacaktır. Bize düşen görev iş işten geçmeden kontrollerimizi yaptırıp önlem almaktır. Diyabet, kalp krizi veya felç oluştuktan sonra birçok şeyi geri döndürmemiz mümkün olamamaktadır. Bu nedenle insülin direnci ile ilgili tetkikleri ihmal etmemeliyiz” sözleriyle değerlendirdi.

Sunday, May 20, 2012

Her gece balon şişir, zayıfla

Dünyada yeni bir diyet salgını başladı. Hollywood yıldızlarını Oscar törenlerine hazırlayan özel spor eğitmeni Venice A. Fulton, altı haftada en az 6-7 kilo verip dümdüz bir karına sahip olmayı vaat ediyor

İNGİLİZ Venice A. Fulton, bilimsel çalışmalar ve kişisel gözlemlerinden yola çıkarak yazdığı “Six Weeks To OMG” adlı kitabında, “Tüm bildiklerinizi unutun, beni dinleyin” diyor. Satışları geçenlerde doktor unvanı elinden alınan Fransız diyetisyen Pierre Dukan’ın “Dukan Diyeti” kitabı kadar iyi olan kitaptaki önerilerden bazıları şöyle:
Kahvaltıyı boşverin
Kahvaltıyı boşverin, kahvaltının günün en önemli öğünü olduğu söylenir. Yanlış. Beyin uykuda kalan son enerjiyi de harcar ve açlık sinyalleri gönderir. Yemeyin ve vücudunuzu hareket etmeye zorlayın. Böylece vücudunuzu depoladığı yağları yakmaya zorlarsınız.
Sabah kalkınca ilk işiniz 15-20 derece suyla dolu küvete acele etmeden girmek olmalı. Soğuk su, metabolizmanızı vücudunuzu ısıtmak için daha fazla yağ yakmaya zorlayacak. Küvette en fazla 15 dakika kalın. Çıkınca sıcak duş almaya kalkmayın. Bayılırsınız. Kalp ve diyabet sorunları olanlar da soğuk banyodan uzak durmalı.
Duştan sonra boş karnına bir fincan sütsüz ve şekersiz kahve için. Kahvedeki kafein vücudunuza daha hızlı yağ yakma emri verir.
Kahve içtikten sonra 8.00-9.00 gibi dışarı çıkıp biraz hareket etmeniz yağ yakma süreci hızlandıracaktır. En az yarım saat yürüyün veya bahçeyle ilgilenin.
İlk öğünü 10.00 gibi yiyin. Günde dolu dolu üç öğün yiyin. Az yemeye çalışmayın. Bu daha çok kontrolsüz yeme isteğine yol açıyor. Üç öğünden fazla yemeyin ve öğün aralarında hiçbir şey atıştırmayın.
Yatağa girmeden önce balon egzersizi yapın. Ayağa kalkıp vücudunuzu ve başınızı dik tutup 10 kez balonu şişirip boşaltın, balon şişirmek karın kaslarını kuvvetlendirecektir. Şişirmek başınızı döndürürse üç dakika ara verin ve yeniden deneyin.
Üçten fazla meyve yemeyin
- Yemeklerin yarısı proteinlerden oluşmalı. İstediğiniz kadar sebze yiyebilirsiniz ama günde 3 taneden fazla meyve yemeyin.
- Günlük karbonhidrat miktarınız da 120 gramı geçmemeli. Haftada iki kez somon gibi yağlı balıkları yemeye dikkat edin. Sabah kahvesi dışında gün içinde su ve yeşil çay dışında başka bir şey içmeyin.

Saturday, May 19, 2012

Şok diyet yaparak asla zayıflamayın.

Yaz yaklaşırken herkesi diyet telaşı sardı. Fazla kilolarından kurtulmak isteyenler; kısa zamanda hızlı kilo verdiren şok diyetlerle zayıflamaya çalışıyor ama diyete sezonluk bir olay gibi bakmak çok yanlış!

Keeping trim: The new Atkins diet encourages exercise
Diyet yapmak sanıldığı gibi yasaklar listesi anlamına gelmiyor. Günlük yediğimiz ve içtiğimiz bütün besinler bizim diyetimizi oluşturuyor. Hızlı bir şekilde kilo vermeyi vaat eden diyetler ise, insan sağlığını tehlikeye sokuyor. Acıbadem Fulya Hastanesi'nden Uzman Diyetisyen Müge Özyurt Şafak, diyet yapanların dikkat etmesi gerekenler hakkında bilgi verdi.

KALBİ YORUYOR Hızlı kilo verebilmek için kişiye özel olmayan, tek tip besin grubunu içeren yanlış diyet uygulamaları yapılabiliyor. Hızlı kilo verdiren diyetlerde; yağ kütlesinden az, kas ve su miktarından ise çok kayıplar olduğu görülüyor. Bunun yanında hızlı kilo kaybı sağlayan diyetler uzun süre uygulandığında, vücutta su ile birlikte sodyum, potasyum gibi elektrolit kayıpları yaşanıyor. Bu durum ani kalp krizlerine neden olabiliyor.

ÖĞÜN ATLAMAYIN Öğün atlamak veya aç kalarak kilo vermeye çalışmak, metabolizmanın yavaşlamasına neden oluyor. Metabolizma; dışarıdan ne kadar enerji gelirse, o kadarla çalışmaya ayarlanmış bir sistem. Yani siz, tüm gün bir şey yemediğinizde veya öğün atladığınızda, metabolizmanız da hiç enerji harcamıyor ve kendini en düşük seviyede dinlenmeye alıyor. Uzun süre aç kalmak kan şekerinde dalgalanmalara neden olacağı için bir sonraki öğüne çok acıkmış olarak oturmak da kaçınılmaz hale geliyor. O nedenle aç kalmadan, 3 saat aralıklarla öğünlerinizi planlayın.
Capsiplex is the first diet pill to contain ingredients previously only available on the NHS
KİŞİYE ÖZEL OLMALI Her ne kadar diyet yaparken temel prensipler ortak olsa da; ideal kiloya ulaşmak için alınması gereken günlük enerji miktarı kişinin cinsiyet, yaş, kilo, sağlık durumu, beslenme alışkanlıkları ve fiziksel aktivite düzeyine göre planlanıyor. Diyetin enerjisi ve içeriği tamamen kişiye özeldir. Bir başkasının diyetini uygulamak sağlık problemlerinin yanı sıra beklenenden fazla kilo kaybına veya kilo verememeye neden olabiliyor. Bir başka siz daha olmadığını unutmayın! 
TEK BESİNli DİYETLER PSİKOLOJİyi BOZUYOR
 Sadece meyve veya salata tüketmek ya da sadece protein ağırlıklı beslenmek gibi dengesiz besin öğesi içeren diyetler, yıllarca kilo vermek isteyen insanların umut kapısı oldu. Ancak bu yöntemler geçici çözüm olmaktan öteye hiçbir zaman geçemiyor. Bu nedenle de bu diyetlere sürekli bir yenisi daha ekleniyor. 
 Vücudumuz tüm besin gruplarından aldığı besin öğeleri ile devamlılığını sağlayan bir sistem. Karbonhidratlar, proteinler, yağlar, vitamin-mineraller, su ve posa gibi besin öğelerinin her birinin vücudumuzda farklı bir işlevi bulunuyor. 
 Tek besine dayalı diyetler dengesiz bir beslenme düzeni oluşturduğu için fizyolojik ve psikolojik olarak kendinizi kötü hissetmenize neden oluyor. Bu tarz diyetler kişilere sağlıklı beslenme alışkanlığı kazandıramıyor. Yaşam boyu uygulanabilecek davranış değişikliği yaptıramadığı için de verilen kilolar kısa sürede geri alınıyor.

YAZ MEYVELERİYLE DİYET
Yaz aylarının gelmesiyle birlikte birbirinden lezzetli meyve ve sebzeler de mutfağımıza girmeye başlıyor. Bu mevsimde diyet yapmak ve sağlıklı beslenmek kış aylarına göre daha kolay. İşte özellikle bu dönemde uygulayabileceğiniz mevsim meyve ve sebzelerinden oluşan yaz diyeti: 
Kahvaltı: 1 adet sade probiyotik yoğurt, 4 çorba kaşığı müsli, 6 orta boy çilek.
Ara Öğün: 1 avuç vişne kurusu, 1 fincan yasemin çayı. 
Öğle: 1 kase sebze çorbası, 1 porsiyon ızgara somon, domatesli roka salatası (yağsız, limonlu), 1 ince dilim tam buğday ekmeği. 
Ara Öğün: 10 adet yeşil erik ve 3 adet taze kayısı. 
Akşam: 1 adet zeytinyağlı enginar, beyaz peynirli akdeniz salatası (1 tatlı kaşığı zeytinyağı, limon ya da nar ekşisi ile), 2 ince dilim tam buğday ekmeği.
Ara Öğün: 1 su bardağı yağsız kefir, 1 ince dilim ananas.

30 DAKİKA YÜRÜYÜN
 
Sporu diyetten ayrı tutmak zayıflamaya engel oluyor. Sağlıklı zayıflama; bireysel özellikler göz önüne alınarak hazırlanan, enerji ve tüm besin gruplarını, kişinin ihtiyaç duyduğu miktarlarda içeren bir diyet programı ile sağlanabiliyor. Zayıflamada diyet tek başına yeterli değil. Mutlaka sürdürülebilir bir egzersiz programının diyete eklenmesi gerekiyor. Haftada 3-4 kez 30 dakika süren tempolu yürüyüşler bu diyet süresince etkili olacaktır.

Friday, May 18, 2012

Kilo vermenin en kolay 5 yolu.

Diğer konularla kıyaslandığında, kilo vermekle ilgili çok ipucu ile karşılaşırız..

Yogi: The actress spends around $900 a week on her three hour-long sessions with friend and trainer Many Ingber
Çünkü güzel, biçimli ve daha da önemlisi sağlıklı bir vücuda sahip olmak hepimizin hayalidir. Vücudunuzun neden bu kadar egzersize ihtiyaç duyduğunu, rejim ile birlikte ne zaman, ne kadar egzersiz yapılması gerektiğini öğrenmek ister misiniz?< Araştırmalara göre, belirli sorunları olmayan (hücresel yapı, bazı bölümlerin diğerlerinden daha kalın olması) kişilerin %90’ı, düzenli egzersiz sayesinde vücutlarını kolayca forma sokabilmektedir.

Diğer yandan, düzenli egzersiz yapmayanların %90’ı ise, fazla kilolarını kolaylıkla geri almakta veya daha da fazla kilo almaktadır. Eğer siz bu insanlardan biriyseniz, başarmanızın tek yolu yaşam tarzınızı değiştirmektir!

1. Adım: Yediklerinize dikkat edin
Yağ dokusunun bir kilosunda yaklaşık olarak 9000 kcal bulunur. Bir haftada bir kilo vermek istiyorsanız, 9000 kcal’lik enerji girdisini azaltmanız gerekir. Egzersiz programınız ne kadar yoğun olursa olsun veya kalorileri ne kadar azaltırsanız azaltın, haftada yarım kilodan fazla vermeye çalışmayın. Yine de erkeklerin günde 1400 kcal’den az, kadınların ise 1200 kcal’den az tüketmemesi gerektiğini unutmayın!
Sadece daha az değil, daha sağlıklı yemeniz de gerektiğini belirtmeliyiz. Sağlıklı yemek rejimlerdeki kilit konularından biridir.

2. Adım: Aerobik egzersizi
Aerobik ile yaptığınız rejimin çok daha iyi sonuç verdiğini, aerobiğin daha hızlı kilo verdirdiğini göreceksiniz. İnce ve narin bir vücuda kolaylıkla sahip olmanın ve fazla kalorileri yakmanın en iyi yolu budur.
Eğer sonsuza dek fit ve formda kalmak istiyorsanız şu iki noktayı hiç unutmayın: 1) Ne yediğinize her zaman dikkat edin 2) Mümkün olduğunca çok egzersiz yapın, özellikle de aerobiği ihmal etmeyin.

3. Adım: Zaman ve sabır
Kilo kaybetmek, ne yazıkki istenildiği kadar kolay değildir. Haftada 3 kez 20’şer dakikalık egzersizle genel sağlık durumunuz kesinlikle gelişme gösterir ancak rejiminiz için bu yeterli bir ilerleme değildir. Uzmanlar tarafından kilo verebilmek için haftada 5 kez, en az 45’er dakikalık egzersiz programı önerilmektedir. Unutmayın ki genetik ve yaş, kilo kaybetmede önemli bir role sahiptir. Bazı insanlar çok daha hızla kilo verir.
Kilo verirken sabır göstermek birinci kuraldır. Bazen egzersize ve daha az yemeye rağmen kilo verilemediği de görülebilir. Bu, birçok insanın sabrını kaybettiği kritik bir durumdur. Bunu güçlü bir iradeyle atlatabilirsiniz. Unutmayın ki çabalarınızın bir karşılığı olacak ve sonuçlarını kısa zamanda göreceksiniz. Vücudunuz size minnettar olacak!

Sweaty Betty
4. Adım: Güce dayalı egzersiz yapın
Yapılan pekçok araştırma göstermiştr ki, rejimin yanında aletli jimnastik veya fitness birlikte yapıldığında, diyet çok daha etkili olmaktadır. Bunun birçok açıklaması vardır:
1. Birinci görüş, farklı enerji tabakalarının egzersizin yoğunluğuna ve süresine oranla yakılması kuralına dayanmaktadır. Enerji tedarik eden enerji maddeleri (önce ATP18 CrP19, glikojen20 ve yağlar…), kaslarımızda saklanır. Ağırlık kaldırma, kaslarımızdaki glikojenin büyük bir kısmının etkin bir biçimde yakılmasını sağlar ve bu nedenle de vücudumuz yağları daha hızlı yakmaya başlar.
2. Diğer görüş estetikle ilgilidir. Sadece kilo kaybetmekle güzel bir vücuda kavuşamayız. Kilo verirken aynı zamanda kaliteli bir kas dokusu da kazanmalıyız çünkü güzel bir vücut için gerekli olan esas nokta budur.
3. Üçüncü görüşe göre kas kütlemizi arttırırsak, yağ kütlemiz azalır çünkü daha fazla kas daha fazla enerji yakar.

5. Adım: Sabahları egzersiz yapın
İnsanlar birbirinden ne kadar farklı olsa da, her ne kadar sabah ve akşam tipleri olsa da, bazı şeyler kesindir: metabolizma egzersiz sırasında hızlanır ve 12 saat boyunca da bu şekilde kalır. Sabahları egzersiz yaparsanız, gün içinde daha fazla kalori yakarsınız. Akşamları egzersiz yapmayı seçerseniz, metabolizmanız uykuya dalınca yavaşladığından, hızlanan metabolizmanızın 12 saatini kaybetmiş olacaksınız. Yine de egzersiz yapın– aktif olduğunuzda, bundan zevk alın ve bilin ki yaptığınız tüm bu egzersizler sizin iyiliğiniz için… Ne zaman yaptığınız önemli değil, gerçekten önemli olan şey, düzenli yapmanız…

Karar verin ve bir hedef belirleyin

Bir insan genellikle belirlediği hedefe ulaşabilir. Tek gereken; güçlü bir irade, sağlam durmak ve hareketlerinizin mantığının farkında olmaktır. Nedenini anlayamıyorsanız, bu sizin hedefiniz değildir ve buna ulaşamazsınız.

Daha çok deneme sadece daha da kötüleştirir.
Half of those who said they had experience sexual pleasure at the gym said they had symptoms when performing abdominal exercises

Kilo vermek için her yeni deneme daha da zor gelir çünkü denediğiniz her seferde metabolizmanız biraz daha yavaşlar. İradenizi kaybetmeyin, kararlarınıza sadık kalın. Şimdi durmayın çünkü her yeni denemede daha zor olacak! Ama başlamak için asla geç değil.

NEDİR?
Kcal: Kilokalori, enerji birimidir. Kalori, 1 gram suyu 1 sentigrat dereceye ısıtacak enerji miktarı olarak tanımlanır.
Enerji tabakası: Egzersizin yoğunluğuna ve süresine oranla kullanılan, enerji sağlamak için saklanan farklı maddeler (keratin fosfat, glikojen, yağlar).
ATP - adenoz trifosfat: Hücrelerin çalışması için enerji sağlayan, muazzam zengin enerji fosfat molekülü.
CrP - kreatin fosfat: Kasta saklanan ve yoğun aerobik esnasında ATP oluşturmak için kullanılan madde.
Glikojen: Depolanan glikoz kaynağı, kaslarda ve karaciğerde bulunur.

Thursday, May 17, 2012

İş yerinde kilo vermenin yolları.

Profesör James Levin'e göre 150 yıl öncesine göre 1500 kalori daha az harcıyoruz. Bu da yılda 5 kilo eder. 
   
1.Ayağa kalkın
Masanıza yapışık yaşıyorsanız, teslim edilmesi gereken evrak olduğunda bunu kendiniz yapın. Çay veya su gibi ihtiyaçlarınızı çaycı getirmesin, siz gidip alın. Bu sayede gün içinde az da olsa hareket edersiniz ve 30 kalori harcamış olursunuz.

2.Telefonla konuşurken
Bir kulaklık edinin ve telefonla konuşurken yürüyün. Bir pedometre edinin.  Böylece günde kaç adım attığınızı öğrenmiş olursunuz. Günde ekstradan attığınız 500 adım, 25 kalori yakmanızı sağlar. Bunu seneye vurduğunuzda yeme alışkanlıklarınızı hiç değiştirmemiş olsanız bile 2 kilo vermiş olursunuz.

3.Yemek araları
Araştırmalara göre çalışanların %75'i haftada en az 2-3 defa öğlen masasında yemek yiyor. Yemek yiyeceğiniz zaman kendinizi işten uzak tutun ve yediklerinize konsantre olun. Ne yediğinizin farkında olursanız kendinizi bütün gün atıştırmaktan kurtarmış olursunuz.
Eğer acil durumlar için sakladığınız çikolatalar varsa onları sol tarafınızda bulunan bir çekmeceye koyun. Araştırmalara göre, kişilerin kişilerin solak veya sağlak olmasına bakmadan herkesin sağında duran nesneye uzanma eğiliminde olduğunu gösteriyor.

4.Yeşil çay
Ofiste olduğunuz sürede normal çay yerine yeşil çay için. Araştırmalara göre 3 ay boyunca normal çay yerine yeşil çay içenler 1 kilo daha fazla veriyor.
Gözünüzün önünde şekerleme, bisküvi gibi atıştırmalıklarınız varsa kaldırın.

5.Koklayın
Bir grup kilolu insan üzerinde yapılan çalışmada,acıktıkları zaman yeşil elma, nane şekeri, vanilya veya muz gibi tatlı kokuları içine çekenlerin altı ay içinde 10 kilo verdikleri ortaya çıktı.